Herhalde insanoğlu yüzyıllar boyu aynıymış. Aynıymış ki bilmem kaç sene önce yazının başlığını oluşturan sözü söylemeğe gerek duymuş. “İnsanoğlu Sahte Olunca, Doğruları Yazsan Ne Yazar”. Evet, Fransız filozof ve yazar Voltaıre bu sözü 1664 ila 1778 yıllarında söylemiş. ‘Mezardakilerin pişman oldukları şeyler için yaşayanlar birbirini yiyor” sözünü söyleyen ise Alman Siyasetçi, araştırmacı yazar Goethe. İnsanlığın mayasında bir sorun var galiba demek yanlış mı? Başka bir deyişle dert bu günün derdi değil.
EVET, BAZI YORUMCULAR DA YAZDIKÇA BATIYORLAR. Hiç bir Türk ve THY’ de çalışmış hiçbir kimse Türk Hava Yollarına, Milli Havayolumuza düşman olmaz. Öncelikle bunu kabullenmek gerekir. Havayolu hepimizin. Yorumlarda sık sık okuyoruz. Bazılarımız THY’ ye yönelik olarak yapılan tenkitleri Türk Hava Yolları veya iktidar düşmanlığı ile ilişkilendirecek kadar bağnaz davranıyor. Falan’ı size yedirmeyiz vb. çok anlamlı yorumlar gönderiyorlar. Bizim kimseyi yiyecek durumda olmadığımız ve de böyle bir hedefimizin olmadığı meydanda da mesajlarını VPN kullanımı ile kimliğini gizleyerek gönderen bu cesur yüreklerin sağa sola kafa tutarak erkek taklidi yapmaları çok komik. Bunlar cahil değil. Kör cahil. Onlar gibi dostum olacağına kafası çalışan birkaç düşmanın olsun tercih ederim.
ELEŞTİRİ VE DİŞ AĞRISI: Eleştiri belki güzel bir şey değildir ama gereklidir, ağrı ile aynı işi görür; çünkü ağrı da vücutta bir arıza olduğunun habercisidir. Gerek kendimize ve gerekse sevdiklerimize yapılan methiyelerden memnuniyet duyuyoruz. Bir kimsenin sizi yüzünüze karşı methetme hakkı varsa, yüzünüze karşı sizi tenkit etmeye de hakkının olmasının gerektiği açık. Yüzünüze karşı diyorum zira bazıları VPN kullanmadan cesaretle yapıyor bunu.
ELEŞTİRİLER KURUMA DEĞİL: ŞAHSA YÖNELİK. Eleştiri kuruma değil, kişilere yöneliktir ve de doğruların yolunu aydınlatır. Şurası muhakkak ki tenkitlerle önlerindeki yolun aydınlandığını göremeyenlerin yapılan bu yönlendirmelerden faydalanmaları mümkün değil.
ANA KONUNUZ SİYASET İSE: Hangi siyasi partinin iktidara gelmesine ilişkin dilek ve isteğimizi seçimlerde attığımız bir oyumuzla ifade ediyoruz. Normal vatandaşın konu ile ilgili olarak bunun dışında yapabileceği bir şey yok. Toplumun tercihi bunu belirliyor. Her İşe bu olguyu karıştırmak ve her konuda siyasi görüşü veya siyasi görüşün temsilcilerini öne çıkartmak bir anlamda aczin ifadesidir. Bu tarz o İnsanın bu olgu dışında bir halta yaramadığının / yaramayacağının açık seçik beyanıdır.
TENKİTLERE DİKKAT: Gelelim yapılan tenkitlere. Her ne kadar özel kuruluş statüsünde görünmekteyse de Türk Hava Yollarının başındakileri Hükümetin atadığını biliyoruz. Bu nedenle hiç bir yanlışın ifade edilmemesinin beklentisi içinde de olmak pek akıllı işi değil. Hepsi aynı görüşte bir güruh’tan kim ne fayda bekler onu bilemem.
BAZI ELEŞTİRİLER ÖVGÜDÜR: Ancak haksız yapılan bir eleştirinin de çoğunlukla biçim değiştirmiş bir övgü olduğunu da unutmamak ve değerlendirmeyi buna göre yapmak gerekir.
İĞNE VE ÇUVALDIZ: 2003 yıllarının sonuna yakındı. Belki de 2004 yılı başlarıydı. İş yaşamında özellikle devlet kuruluşlarında hatırı sayılır miktarda tensikat yapılıyor ve de işten uzaklaştırılanların yerine yeni personel alınıyordu. Basınımız o senelerde tarafsıza yakın davranmayı nispeten becerebiliyordu. Gazetecinin biri Ankara’nın tepelerinde oturan birine 2 iş yerlerindeki bu durumu ifade etti ve bunun bir anlamda kadrolaşma olup olmadığını sordu. Yetkili şahsın cevabı “ onlarda iktidara gelince bizimkileri işten çıkartsınlar” şeklinde olmuştu. Seneler geçti ve THY’ nin bir tepe yetkilisi falan senede THY’ bünyesinde 2003’ den önce işe girmiş kimse kalmayacak buyurdu. Ve de dediğini çok büyük ölçüde yaptı da. Evet, Türkiye’mizde ve dünyada da görüldüğü üzere hiçbir siyasi düşünce ilelebet iktidar olamıyor. Farz edin ki bizde de aynı şey oldu ve iktidara yeni gelenler de aynı şekilde hareket ederek 2003’ den sonra işe giren çalışanları işten uzaklaştırmaya başladı. Bu hoşunuza gider mi? Şirkete senelerce verdiğiniz emek için üzülmez misiniz? Kanaatimce 2033 ve 2004’ de büyük bir hata yapılmıştır. Sonuçta çalışanlar ayrıştırılmış insanlar birbirinin düşmanı gibi davranmaya başlamışlardır. Türkiye’ nin bu düşüncesizliği tekrarlayarak yaşamaması gerekir. Her iktidarın, diğerlerini dışlayarak işyerlerine kendi gençlerini yerleştirmesi birbirine düşman kuşaklar yetiştirecektir. Artık bunu yapmasak iyi olmaz mı?
NEDEN PEGASSUS’DA, SUN EXPRESS’ DE, ATLAS’DA VB. BENZERİ DURUM YAŞANMIYOR. Oradakiler işlerinden çok mu memnunlar. Onların aldıkları maaş sizlerinkinden çok mu fazla. Hayır. Orada da yönetime karşı olanlar bir şekilde yorumlarla görüşlerini ortaya koyuyor. Ama görüşlerde hiç kimse siyasi konulara değinmiyor. Neden mi? Baştakiler partizanlık yapmıyor da ondan. Bu durum nerelerde görülüyor. Devlet kuruluşlarında ve THY gibi devletin etkin olduğu kurumlarda.
OSMANLIDA HİCİV VE LATİFE: Osmanlı Fıkraları kitabının tanıtım yazısından bir pasaj. Osmanlılar devrinde de hiciv ve latife yaygındı. Nüktedanlık, bir edebî saha olarak devlet adamlarından ulemaya kadar her kesim içinde, her kademede yer bulmuştur. İnsanlar, kendilerini edebî bir üslup ile tenkit edene karşı, kabalıkla cevap vermeyi adeta edep dışı kabul ettiklerinden, ya o anda ya da zamanı geldiğinde latife ile cevap vermeyi yine bir edep ölçüsü kabul etmişlerdir.
Sonunda yapıcı bir tenkit, akıllı insanları güçlendirir, ahmakları öfkelendirir diyor Bismarc. Gelin biz biz olalım ve öfkelenmeyelim. . Daha doğrusu öfkemizi kontrol altına almayı bilelim ve de bunu öğrenelim.
TOPLUMUN BİR KESİMİNE DUYULAN KİN, İNSANLARI ADALETSİZLİĞE İTİYOR. İtmeli mi? Hayır. Bu bir emirdir. Kuranı Kerim başka bir surede daha önce haksızlığa uğradığını ifade edenler / haksızlığa uğrayanlar bu kapsamın dışındadır mı diyor? Ve de onlara güçlü duruma geçmeleri halinde diğer gruba kötülükle mukabele etme hakkı mı tanıyor kutsal kitap? Esasen bunu düşünmek gerek. Müslümanlık bu mu? Eğer Müslümanlarsa bu sure gelmişi, geçmişi kapsadığı gibi şimdi görevde olan çalışanların eskiye mukabele etmekte haklı olduklarını göstermek amacı ile öne sürdükleri savları da çürütecektir. Ve de özellikle gelecektekileri de kapsayacaktır. Benim açımdan önemli olan budur. Artık geleceğe bakmalıyız. Bizi düzlüğe bunu kabullenmek çıkartacaktır. Durum bu günkü şekilde devam ettikçe, onlar yaptı şimdi sıra bizde düşüncesi ile insanların birbirine karşı düşmanlıkları sonlanmayacaktır. Çok çok yazık bu kurumlara. Yazık oluyor Türkiye'mize.
İşinizin Geleceği Çalıştırdığınız Bu İnsanların Elinde ise (?)
Evet, şirketiniz her ne kadar teknolojinin son ürünlerini kullanırsa kullansın, işinizin altyapısı ne kadar mükemmel ve modern olursa olsun hizmet sektöründe iseniz çalışanlarınız, çalışanlarınızın özellikle hizmet sunduğunuz insanlara, müşterilere karşı sergileyecekleri menfi ve çirkin tutumları tüm başarınızı gölgeleyecektir.
Evet, geçenlerde İstanbul Havalimanında Türk Hava Yolları kontuarında yaşanan olan bunun en güncel örneği. Yolcunun bu konuşmaları kayda alıyorum demesine rağmen umursamayan bir hakaretamiz sözlerini sürdüren küstah ötesi bir THY görevlisi. Tabii ki bu çalışanın küstahlığını ve çirkinliğini tüm THY çalışanlarına mal etmemek gerekir.
İşte İstanbul Havalimanında Türk Hava Yolları kontuarlarında yaşanan bu çirkinliğin video linki aşağıda.https://www.facebook.com/ibrahim.simsek.9465/videos/10156676038369092/UzpfSTEwMDAwNDYzODY5MDgwMjoxMjg4MjU3MTA0NjcyMjM0/ Bazı kafalara göre bunu yazmak THY düşmanlığı. En büyük bayrak taşıyıcımız olan Türk Hava Yollarının kamuoyu nezdinde itibarını zedelemeğe yönelik bir hareket. Böyle düşünen kafaların, bizlere bu çirkin olayı yaşatan görevliden farkı yok.
Evet, Mahatma Gandi’nin söylediği gibi müşteri en önemli ziyaretçimizdir. O bize bağımlı değil, biz ona bağımlıyız. O bizim işimizi bölmez, işimizin amacıdır o. O bizim ilişimizin dışında değil, onun bir parçasıdır. Ona hizmet ederek, ona bir iyilik yapmıyoruz. Bu fırsatı vererek o bize iyilik yapıyor.
Bu konuda eğitim şart. Şart ama bu tür davranışlarda ve konuşmalarda şahsın aileden aldığı terbiyenin de büyük önemi var. THY büyük bir şirket Yan kuruluşları var. Geçen gün birisi 60.000 çalışanımız var diyordu. Bunların tümünü eğitmek mümkün değil. Zor iş. Genel Müdür beyanat vermiş. THY’ ye bu yılın başından bu yana 2473 kişinin katıldığını açıklamış. Bu sayının 2078'inin uçucu olduğunu duyurdu. Konumuz ile ilgisi yok ama 2078 pilot açığı var demek olmuyor mu bu? Pilotlar fazla uçuyoruz derken haklı olmuyorlar mı? Bu açık bu güne kadar nasıl kapatıldı? Mevcudu zorlamaktan başka bir çözüm olabilir mi? Her ne ise gelelim konumuza.
Geçmişte de böyle şeyler olmuştu. Acaba bu çalışan THY personeli mi, yoksa hizmet aldığı kuruluşun personeli mi? Aslında ne fark eder tam düşünemiyorum ama THY hizmet aldığı kuruluşun ortağı zaten.
Aşağıdaki sözler, yazışmalar böyle ve de sistemde, gününde duruyor. Bir uçuşun gecikmesi ve yolcuların uçakta bekletilmesi üzerine konuya itiraz eden yolcular ile ilgili bu durum. THY’ nin veya hizmet aldığı kuruluşun necip personeli bu konu ile ilgili görüşlerini, çirkinliklerini paylaşıyor yorumlarında. Benim en çok dikkatimi çeken husus bu geri zekalılığı beğenen başka okuyucuların da bulunması.
Evet; bu yorumları yazanların arasında; Yolculara “ yaratık “ diyen bir zihniyet, önce yolcu olmayı öğrenin diye çok anlamlı (?) bir yorum yazan, hizmet sektörü ve havayolları çalışanı olmayı becerememiş dikdörtgen bir kafa var. Kendisi Türk değilmiş gibi “Türkler işte” diye başlayan aşağılayıcı bir üslup ile seni harekatçı yapanın diye başlayıp ….. biten veciz bir deyişi kaleme alan düşünce yoksunu biri var. Hiç düşünmez ki onu işe alanla diğerini harekâtçı yapan farklı bir mantık değil. Olaya tepki koyanlara, haddini bilmez terbiyesiz yolcu diye hitap eden kibar bir çalışan var. Yolculara İki ay öncesinde. Ucuz 59 liraya bilet aldınız tiplere bakın diyen bir ayna düşmanı var. Yolculara, uçak neyinize kamyonla yolculuk yapın diye seslenen bir çalışan ve bu görüşü, ağzına sağlık olsun arkadaş kamyon bile çok bu mahlûklara diye paylaşan bir kendini bilmez var. 100 liraya 2 ay önce bilet alanlar işte diyen sözüm ona bu yolcuları aşağılayan bir zihniyet var bu gariplerin arasında. Ben de uçaktaydım, 2 kişiyi dövdüm biri güzel artist gibi konuşan, biri bayandı dersini aldı şeklinde caka satan şakacı ( ? ) bir çalışan var. Kardeşim artık 3 yılda kaptan yapıyorlar. Sonuç.( işte böyle olur ). Diye aklınca yorum yazan bir cahil var. Bu yorumu ile şirketin güvenilirliğini lekelediğini düşünemeyen düşüncesiz ve birbirlerine seviyesiz sözler söyleyen hatalı istihdamın ürünleri var. Evet; THY yöneticileri. İnanabiliyor musunuz İşinizin geleceği işte bu tür insanların elinde. Teslim eden ise sizlersiniz.
Yorumlar