Mutluluk araştırmaları: Bataklıkta boğulanın ne yuttuğunu araştırmaya gerek var mı?

Bu ülke çapındaki yaşam memnuniyetleri ve iş yerlerinde yapılan çalışan mutluluğu anketleri nedense hep beni güldürmüştür. Her seferinde “Acaba ben başka bir ülkede mi yaşıyorum veya başka bir şirkette mi çalışıyorum diye sorardım kendi kendime.

Her ne ise ülkemizin 2021 yılı yaşam memnuniyeti anketi yayınlandı.2022 yılı için ise 5 Maddede Türkiye'nin Yaşam Memnuniyeti Araştırması isimli bir linke rastladım internette. Bu bilgi TUIK çıkışlı değildi. Dikkate almadım bu nedenle. 2021 yılı memnuniyet anketini konu olarak işlemeğe karar verdim ki, bu defa da aklıma aşağıda belirttiğim hususlar geldi. Hiç unutmadıklarım.

Korku mantıktan kuvvetlidir. İnsanlara yalan söylemeyi de öğretir (1)

Evet, ana konumuz TÜİK 2021 Yaşam memnuniyeti anketi olacaktı ama zannederim ki bu tür araştırmalara ışık tutacak, aşağıdaki 3 maddeyi okurlara hatırlatayım istedim.

1-Geçmişte ülkemizde Anayasa ve Cumhurbaşkanlığı için yapılan referandumda 92% oranında evet oyu çıkmıştı.  Bu Referandumun tarafı olan Rahmetli Kenan Evren dış güçlerle iş birliği içinde olanların yeni hazırlanmakta olan Anayasa'nın kabul edilmemesi için bir kampanya içerisine girdiklerini' belirtiyor ve 'Normal demokratik nizama geçme zamanı yaklaştıkça, eski dönemin hasretini çekenler, vatan hainleri, yönetimi kötülemek için faaliyette bulunuyorlar' diyordu. Türkiye aleyhinde yayın yapanlar, komünist radyolardan talimat alanlar bunlardır. Evet; mavi renkte olan Ret oyları şeffafa yakın zarflara konulunca seçmenin oyu belli oluyordu. Oy kullananların bunu nasıl yorumladığını sizler düşünün. Her ne hikmetse Rahmetli Atatürk’ten sonra bu dış güçler sözü her zaman her seçim veya referandumda bir şekilde karşımıza çıkıyordu.

2-Konuya bu noktadan girince Hava İş Sendikasının Türk Hava Yollarının personeline 2017 yılı zammı uygulanmamasına ilişkin teklifini organize ettiği bir oylama ile personelin kabulüne sunmasını düşünmemek mümkün değil.  Personel, şahsi e-posta adreslerine gönderilen oy atma linkini ancak T. C Kimlik numaralarını girmek suretiyle açabileceklerdi. Çalışanlar T. C kimlik numaralarını girerek (?) linki açtılar ve konuyu oyladılar. Ve de galiba bu araştırmadan da 92% oranında evet çıkmıştı. Laf aramızda, yönetimin teklifine “Hayır” diyenlerin şirketten dışlanabileceği konuşuluyordu o sıralarda.  Korkunun mantıktan daha kuvvetli olduğunu bir kez daha görmüştük.

3-TUIK tarafından ilan edilen araştırma sonucundan önce dosyada yer alan izahatlar bölümünde “Araştırmanın örneklem çalışmalarında kullanılan çerçeve 2007 yılında tamamlanan Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemine (ADNKS) altlık oluşturan ve güncellenmiş Ulusal Adres Veri Tabanıdır (UAVT)” kaydı var. Ha linki açmak için Vatandaş Kimlik numarası veya şirket sicil numaranı gir, ha deneklerin belirlenmesi Ulusal Adres Veri tabanından yapılsın. İkisi de aynı kapıya çıkmıyor mu? Aşağıdaki ihtiyar amca ve teyzeye bakın. Ne güzel gülüyorlar değil mi?

Korku mantıktan kuvvetlidir. İnsanlara yalan söylemeyi de öğretir (2)

İller bazında yapılan bireylerin evinde yalnızken kendisini güvende hissetmeleri konulu araştırmada Diyarbakır, Şırnak, Hakkâri ve Tunceli tarafımca gruplandırılmış ve bu dört ilimizde deneklerin % 79, 3’nün kendilerini çok güvenli ve güvenli pozisyonda hissettikleri, 19,3 oranındaki bir topluluğun orta güvensizlik çizgisinde olduğu, %1,4’ nün de kendisinin çok güvensiz noktada gördükleri belirlenmiştir.

Ülkemizde Güneydoğuda terörist olaylar sürerken Bir yaşam Memnuniyeti anketi yapılmıştı. Zannederim ki TÜİK yapmıştı bu çalışmayı. Bu çalışmada Diyarbakır, Şırnak, Hakkâri ve Tunceli tarafımca gruplandırılmış ve bu dört ilimizde deneklerin 79,3% ’nün evlerinde kendilerini çok güvenli bir pozisyonda hissettikleri, %19, 3 oranındaki bir topluluğun orta güvensizlik çizgisinde olduğu %1,4’ nün de kendisinin çok güvensiz noktada gördükleri belirtiliyordu.

 Bu konuda Şırnak’ ı yalnız ele alırsak, kendilerini evlerinde kendilerini çok güvende ve güvende hissedenlerin oranının 69,7 olduğu, 19,2 oranındaki deneğin bu güveni orta seviyede hissettiği ve 11,1’nin ise güvensiz ve çok güvensiz bir çizgide bulundukları görmüştüm.  Bu sonuçları aşağıda yer alan 2.12.2016 tarihli haber ile yan yana koyulması mümkün değildi. Haber şuydu: “Aralarında terör örgütünün yöneticileri ile dağ kadrosundan gelenlerin de bulunduğu 508 teröristin etkisiz hale getirildiği, 50 ton ağırlığında bin 845 el yapımı patlayıcının imha edildiği, el yapımı patlayıcılarla tuzaklanan 240 barikatın kaldırıldığı belirtilmektedir. Bu arada 39 çukurun kapatıldığı, 14 bin 727 evde Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğünce hasar tespit çalışmasının yapıldığı kentte, 14 Kasım'da sokağa çıkma yasağının kaldırılmasının ardından imar ve altyapı çalışmaları hızla başlatıldı ifade edilmektedir.” Bu terör altyapısının hazırlanmasının son kaç sene içinde yapıldığı bilinmemekle birlikte 2014 yılında Şırnak’ın şartlarını düşünebilmek çok zor olmasa gerek. Ancak bu araştırma bugün yapılsa Güneydoğuda bulunan bu illerimizin tüm deneklerinin kendilerini güvende hissetmelerini hiçbirimiz yadırgamazdık. Zira bu bölgelerimiz terörden arındırıldı ve terörün izleri süratle siliniyor. İnsanlarımızın bu konuda rahatlamış olduklarını düşünmek gerek. Bu tamam da o tarihte, o şartlarda yapılan araştırmadan yukarıda belirtilen sonuçlar nasıl çıktı?

İşte size Korkunun mantığı yendiğine ilişkin 3 örnek.

2021 SENESİ OCAK AYINDA THY’ DE FAZLA OLDUĞU SÖYLENEN MÜDÜR KADROLARI BUGÜN NE DURUMDA SUALİME ENDİREKT CEVAP:

Ahmet Bolat Bey THY’ deki yeni görevine başladığı günlerde o güne kadar kamuoyunca çok tartışılan (700 adet kadar) Müdür kadrolarının fazla bulduklarını ve bu konuya eğileceğini söylemişti. Pazartesi 23 Ocak APH yazımda   sistemde mevcut olan Müdür unvanlı çalışan sayısını sorup bu günkü mevcudun kaç olduğuna ilişkin bilgi talebinde bulunmuştum. Tam bir cevap alamadım ama Yine de gidişatı anlatan bir THY açıklaması bir gün sonra saat 17.20’

Civarında APH’ a ulaştı. Topladım, çıkarttım ve de sizin yurt dışında olmanıza rağmen Teknik ünitenizde 2 Başkan yardımcılığı ve 5 Müdür unvanının tadil edildiğini, bu arada 8 yeni Müdürlüğün ihdas edildiğini gördüm. Bir anlamda bunu cevabınız olarak kabul etsem sizce uygun olur mu? Evet Bay Bolat, Bay Mikail sizi bu konuda aratmıyor anladığım kadarı ile.

Bu konu ile ilgili olarak gelen bir yorum aşağıda. Yapılanın, seçim sürecine girdiğimiz bu dönemde, yönetimin bariz kadrolaşmaya dönük uygulamasının bire bir naif bir örneği olduğunu düşündeşindeyim. İhdas edilen 2 başkan yardımcılığı, 9 müdürlüğe ilaveten ihdas edilen bu yeni Müdürlüklerin altına yer alması kuvvetle muhtemel, yeni kadroları da düşünmek gerekir.  Mühendis, teknisyen, uzman, sekreter, odacı vb. sayısını da dikkate almak şart Alınan kararın temelde filonun büyümesiyle ilgili olduğunu söyleyebilmek zor.  Bu arada yapılan bu tasarrufun sadece bir başkanlıkta olduğunu göz önünde tutmak gerek. Bundan sonra ki uygulamaların bizlere neler getireceğini göreceğiz. Yorumumu sizin bedduanızla sonlandırmak istiyorum. Bilgisayarıma kaydetmiştim. Haklısınız bu bir beddua değil. Niyetleri iyi ise iyi kötü ise kötü, her ne ise temenni ederim ki niyetleri kaderleri olsun.

IGA: ULUSLARARASI DERECELERE GİRMEK GÜZEL. BİR DE ALT YAPI YORMASA. BU MUTSUZLUKTA ŞİRKETLERİN PAYI YOK MU?

Hatırlar mısınız İlk açıldığı zaman Havalimanına iniş yaptıktan sonra uçak körüğe kaç dakika sonra yanaşabiliyordu. Her ne ise bu iş düzeltildi diyeceğim ama eğer uçağınız havalimanının kargo tarafına iniyorsa değişen bir şey yok. Yolcu terminal içinde yürümekten, uçak apronda dolaşmaktan şikayetçi. Bu dolaşmadan en çok şikayetçi olması gereken THY. IGA’nın sayacı uçak havalimanı pistine teker koyduğu andan itibaren çalışmaya başlıyor. + ödemeyi yapan THY, Bu dolaşmalarda uçak hali ile daha fazla yakıt harcıyor. Bunun da ceremesini en fazla çeken THY. Ama şikâyeti yok? Havalimanında çalışanlar mutsuz. Günde yaklaşık 3-4 saatleri yolda geçiyor. Bu tür uzak yerleşimlerde bu süre mesaiden sayılsa hadi neyse o da yok. Tabii ki bu konuyu düşünmesi gerekenler havalimanında istihdam yapan şirketler.

Bu günlerde kar yağışı başladı ülkemizde. İstanbul Hava Limanımızdaki uçak seferlerinin (238) iptali televizyonların önemli bir haberi. Ancak THY bu uçuşlardan kaçının iniş havalimanlarındaki hava muhalefeti nedeni ile yapıldığını duyurmadı.  Sabiha gökçende konu ile ilgili görüşmeler (5.2. 2023 an itibarı ile) sürüyor. Bu konuyu gündeme getirirken başka duyguları karıştırmamak gerekir? Kişisel olarak Atatürk Hava limanının kapatılmasına ve İstanbul Havalimanının lokasyonuna karşıydım.  Bugün İstanbul Havalimanında operasyonların kazasız belasız, hatta başarı ile yürümesini diliyorum. Gerisi beni aşıyor. Karın sözü bile yetti vb. manşetlere gerek var mı?   

 Evet, Japonya'nın büyük bölümünde etkili olan şiddetli kar yağışı ve rüzgâr nedeniyle 280 uçuş iptal edilmiş.  Kanada’da etkili olan kar fırtınası nedeni ile Vancouver uluslararası Havalimanında 200 uçuş iptal edildi. Amerikan uçuş sitesi Flightaware'e göre, ABD'de bugün iç ve dış hatlarda toplam 194 uçuş iptal oldu, 1946 uçuşta gecikmeler yaşandı. Şu anda saat 08.55.05 Şubat. Akşama kadar bu konuda ki gelişmeleri takip etmek gerek.

 IGA’ da konuşlanmış şirketlerden biri sektörde dikkat çeken boyutta bir zam yapmayı planlıyor çalışanlarına. Tabii konuşulmasının bile çalışanları çok sevindireceğini düşünmüştük. Evet para/ gelir çok önemli. Herkes onun için çalışıyor. Ama Paranın her şey olmadığını IGA’ da gördük ve hissettik. Personel sevincini ortaya koymadı.  Kanaatimce bu maaş artımı, salt zorlaşan geçim şartları dikkate alınarak planlanmadı.  İşyerine ulaşım konusunda yaşanmakta olan sıkıntılardan ötürü çalışanların yoğunlaşan işten ayrılma istekleri ve de şirketin / şirketlerin istihdam bulmakta zorlanmaları da bu planlamanın en önemli etkenlerden biri. Konunun ciddiyetin anlamak için (x) kuruluşun personel devir hızının 70% sınırına geçtiğini söylemek yeterli

Sanal medyaya sürekli okuyoruz. IGA Avrupa’da ön sırada, IGA dünyanın en iyisi vb.…Evet IGA’ da güzel şeyler de oluyor. Geçenlerde bahsetmiştik. Ben IATA Genel Müdürü Willie Walsh’ ın Heathrow’ daki çözülmeyen problemler konusunda Londra’ da yapılan Havayolları 2022 toplantısında yaptığı açıklamalardan ötürü bunu söylüyorum demiştim. Yukarıda da ifade ettiğim üzere Walsh, Londra’ da yapılan Havayolları 2022 toplantısında, geçtiğimiz yaz aylarında yaşandığı gibi uzun bekleme kuyrukları ve ziyaretçi kısıtlamaları yaşanması durumunda kellelerin uçması gerektiğini belirtmişti. Son dönemde Avrupa’ da yaz periyodunda sorun yaşanan tek havalimanının Heathrow olmadığını Hollanda, Almanya ve Belçika başta olmak üzere birçok ülkenin havalimanında benzeri sorunların yaşandığını ve söz konusu aksaklıkların Türkiye çıkışlı uçuşlarda yaşanmadığını ve sektörün dönemi başarılı ve üstün bir performansla sonlandığını ifade etti. Bu sözler, bu takdir benim için Turizm neşriyatlarının verdiği on ödülden daha önemli. Bana göre hakiki bir ödül. Reklam karşılığı olmayan bir ödül. Kıymetlidir.

İstanbul Havalimanının lokasyonunu hepimiz biliyorduk. Altyapısını da. Ne getirip ne götüreceğini de. Ulaşımınıda, ulaşım süresini de. Yanılmıyorsam buna ve çalışanlarının konforuna ilişkin diğer planlamaları yapmak çalıştığınız şirketlerin görevi.

Evet Türkiye’de diğer Avrupa ülkelerinde yaşanan zorluklar yaşanmadı ise de bu IGA ile birlikte bu havalimanında görev yapan kuruluş ve şirketlerin ve çalışanlarının başarısı. Neticeten Havalimanında kazanılan her başarı, her şey ortak.

Ve de çalışanlara küçük bir not. IGA’nın değil ama Hava Limanında görev yapan bir Şirketin çalışanından bana gelen bir not. Büyük perdeden atanlar hayli fazla. Buda onlardan biri “Ayrılanlar çok, herkes ayrılma planı yapıyor ben dahil” diye not yazanlar var. Ülkede işsizlik 10.2% ile rahatsızlık verici bir boyutta ise “Daha iyisini bulana ve garanti edene kadar en iyi iş sahip olduğunuz iştir” Evet, bunu düşünün. Ham de iyi düşünün.