THY’nin 305 taktiği iş barışını sağlamak mı yoksa Atilay Ayçin’in gidişini kutlamak mı açıkçası anlamış değilim. 29 Mayıs 2012 tarihinden itibaren 305 kişi için çokça yazı yazdık. Haksız yere atılan olduğunu da söyledik, içeriden aldığımız bilgiler doğrultusunda kimsenin alınmayacağını da yazdık. İtiraf etmeliyim ki yapılan sözleşme ile ters köşeye yattık.
Hava-İş Sendikası ile THY arasında yapılan sözleşme iş barışını sağlamak açısından önemli. Hem grev sona erdi hem de 305 kişi konusunda atılan adım umut verici. Lakin geçmişte yaşananlara nasıl sünger çekilecek merak etmiyor değilim.
Yazımın başında da söylediğim gibi ters köşeye yatmış durumdayım. O kadar mahkemeler, o kadar gözyaşı, o kadar ah ve o kadar söylenmiş sözlere rağmen 305 kişi geri dönecek.
Geri dönüşlerin elbet bir şartı olacak.
Geri dönüş yapacak olan arkadaşların yeniden işe başlıyormuş gibi alınacakları gerçeğinden yola çıkarak bu teklifi kaç kişi kabul edecek hep birlikte göreceğiz.
Bu anlaşmadan benim çıkardığım sonuç şudur. Nasıl giderse gitsin ama Atilay Ayçin gitsin.
Atilay gitti, sorunlar bitti mi, yoksa yeni sorunlarla yüzleşilecek mi?
Son günlerde yaşanan olaylara baktığınızda ülke olarak yaşadığımız sorunları yaşamama adına THY’deki iç barışın ülkemiz sathına yayılmasını temenni ediyorum.
Hava-İş Sendikası ile THY arasında oluşturulacak olan bir komisyon 305 kişi hakkında değerlendirme yapacak. Öncelikle işe geri dönmek isteyenlerin müracaatları beklenecek.
Bu arkadaşların birçoğunun işe başladığı biliniyor. Mahkemeyi kazanan arkadaşların da tazminatlarını alarak geri dönüşlerinin engellendiği gerçeği ortada. Yeni personel gibi sıfırdan hayata başlamayı kaç kişi kabul edeceğini kestiremiyorum.
305 kişinin kayıp bir buçuk yılının hesabını kim verecek. Hesap verecek olanlar da kaybettiler.
Atilay Ayçin; bu 305 kişinin vebali ile gitti. Sevabını da Ali Kemal Tatlıbal ve Hava-İş’in yeni yönetimi alacak. En azından 24. TİS anlaşmasında 305 kişiyi yönetime kabul ettirdi. Revizyon 3 sendikanın istediği gibi. Grev sonlandı.
Yeni sendika yönetimi açısından iyi bir başlangıç. Birkaç hafta önce yazmıştım. Ali Kemal Tatlıbal seçimi kazanırsa grev, revizyon 3 ve 305 konusunu çözmesi lazım demiştim. Dediğimiz oldu ama kanaatimce bu tavizler Atilay Ayçin’in gidişini kutlama tavizidir.
Hava-İş’in yeni yönetimi şimdi Atilay Ayçin’in peşine düşecektir. Hesaplar, harcamalar, usulsüzlükler birer birer araştırılacaktır. Bu konuda çalışma olduğunu, hesapların bağımsız bir kurul tarafından inceleceğini biliyorum.
Şimdiden gelen bilgiler Atilay Ayçin için iç açıcı değil. Bakmayın Ali Kemal Tatlıbal’ın “Atilay Ayçin’in yolundan yürüyeceğiz” dediğine. Nasıl bir enkaz aldığını görmeden söylenmiş talihsiz bir söylem diye düşünüyorum. Lakin onun da bir politikası elbet olacaktır.
Şu ahkâm kesenleri de çok mera ediyorum. Sendikanın lafını dört yıl daha ağızlarına alamayacaklar. Nasıl yaşayacaklar kaossuz. Çok seviyorlardı kaosu. Ama THY bu oyunun galibidir.
Hem Atilay Ayçin’den kurtuldu hem de kendi içinde iş barışını sağladı. Taktisyenleri ödüllendirmek gerek!
Şahsım adına 305 kişi sorunun çözülmesi yönünde atılan adımı memnuniyetle karşılıyorum. Çalışanlara hak ettiği verildiği sürece, adam kayırmaca olmadığı sürece ne sendikaya iş düşecektir ne de böyle gerginlikler olacaktır.
Türkiye’nin kutuplaşmaya değil kucaklaşmaya ihtiyacı var. Başta THY yönetimi, sendika ve çalışanların böyle düşünmesi temennisiyle;
İyi haftalar diliyorum.
Yorumlar Tüm Yorumlar (13)