Bir yaraya parmak bastık

AirportHaber’in ve Airport TV’nin sektörel yayıncılık açısından ne kadar önemli olduğunu artık herkesin kavradığını söyleyebilirim. Bu haftaki yazımı Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü, Genel Havacılık ve Türk Hava Kurumu olarak üç konuya ayırdım.

Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü her olumsuz durumda hedef tahtası haline geliyor. “Hırsızın hiç mi suçu yok” şeklinde bir deyim var. Havacılık güven ve emniyet işidir. Geçtiğimiz hafta Ankara Esenboğa Havalimanı’nda aletli iniş sistemi dediğimiz ILS cihazı 10 dakika gibi kısa bir süre bozuldu ve uçaklar başka meydanlara yönlendirildi. Bu cihazların elektronik cihazlar olduğunu hepimiz biliyoruz. Elbet zaman zaman kısa süreli de olsa bozulmalar yaşayabilir. Böyle durumlarda DHMİ görevlileri uçakları ya başka meydanlara sevk ediyor ya da görüş mesafesi inişe elverişli ise pilotların görerek inmeleri sağlanıyor.

Dikkati çekmek istediğim nokta şu. Her koşulda SHGM’ye taş atmak kolay. Oysa SHGM’ye karşı sorumlu olan tüm kurum ve kişilerin kendi güvenlikleri ve yolcu güvenliği açısından iç denetim yapmaları şart. Dolayısıyla havacılık kültürünün yerleşmesi gerekmektedir.

Gelelim Genel Havacılık konusuna. Türkiye’de havacılık dendiği vakit akla gelecek olan ilk şey yolcu taşımacılığı. Aslında havacılığın temeli genel havacılıktan geçiyor. Havacılık sevgisinin aşılandığı nokta da buradan başlıyor. Genel havacılığın içine planör, paramatör, ultralight, microlight, yelken kanat, yamaç paraşütü, sportif havacılığın tüm dalları giriyor. Türkiye’de özellikle amatör olarak sportif havacılık yapılmakta.

Bu durumu geçen hafta THK Başkanı Emekli Hava Pilot Tümgeneral Yusuf Güngör ile yaptığım programdan sonra iyice kanaat getirdim. Türkiye’nin dört bir yanından yüzlerce mail geldi. Bu maillerden anladığım kadarıyla sportif havacılık oldukça sahipsiz kalmış. Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü de tıpkı havayolu işletmeciliğinde yaptığı atağı sportif havacılık anlamında da yapmalı.

Türk Hava Kurumu Başkanı Yusuf Güngör ile yaptığımız programa gelince oldukça verimli geçti. THK denince akla gelen ilk şey kurban derisi toplamak. THK Başkanı Yusuf Güngör bu görüntüden dolayı çok sıkıntılı. Kaynaklarının en küçük kısmının deriden olduğunu söyleyen Yusuf Güngör, Türk Hava Kurumu’nu ileriye götürmek için her türlü çabayı sarf edeceğini ifade etti.

Atatürk’ün emri ile kurulan THK’nın gelişmesi ve Türk gençliğine daha iyi hizmet edebilmesi için Airport TV olarak üzerimize düşen tüm görevi yerine getireceğiz. Keza genel havacılık için de öyle. Genel havacılığın gelişmesi için yapılacak her türlü etkinliğin içinde olacağız.

Ancak ben içimde olan duyguyu paylaşmak isterim. Ben havacılığın endüstriyel anlamda gelişmesinden yanayım. Umarım endüstriyel anlamda gelişiriz. Bir gün uçak yaparız.

Haftaya görüşmek dileğiyle…