THY'de işten çıkartılanlarla ilgili görüşlerimiz ortada. Hiç olmaması ve bu sürecin hiç yaşanmamasına dair fikrimiz ortada. Çıkarılan yasanın tamamen yanlış olduğu yönündeki görüşümüz sabitliğini koruyor.
Bu süreç içinde tüm THY çalışanlarına şöyle seslenmiştim. "Kimseye aldırmayın, kendi doğrularınıza göre hareket edin" demiştim. Zira sendikanın, THY'nin, derneklerin ve dışarıdan bir çok kişinin çalışanlar üzerinden nemalandığı uyarısını yapmıştım. Hepsi birbirine bağlantılı demiştim. İş olmazsa işçi de olmaz, işçi olmazsa sendika, dernek de olmaz. Dolayısıyla işin özü sizsiniz.
Bu eylem sırasında da görüldüki birçok çevre sizleri kullanmak ve sizin üzerinizden, sizi sahipleniyormuş gibi görünerek, gerçek yüzlerini gizleyip asıl amaçlarının çıkar sağlamak olduğunu kamufle ederek, sizi provoke etmeye çalışmaktalar. Bunu fark edin. "Yeter artık" diyerek bu konuda son noktayı koyacağım. Hukuki süreci izleyip gelişmeleri duyurmaktan başka şey yapmayacağım.
Geçen hafta AirportHaber'de yayınlanan haberi yalanlayan arkadaşlara bir çift sözüm var. Yalanınız yatsıya kadar bile sürmedi. Gördünüz ki biz belgesiz konuşmuyoruz. Ama size önerim sizi yönlendirenlerin ne yapmak istediğini algılamaya çalışın. Bildiğimiz şeyleri, gerçekleri örtbas edemezsiniz, ettiremezler, ettirmezler.
Size sadece tavsiyede bulunabilirim. İdeolojik oyunların kurbanı olmayın. Kendi benliğinizle hareket edin.
Merdiven altı peçetelere yazılan yazılarla insanları karalamaya kalkmayın.
Benim AKP Milletvekili Aday Adayı olmam doğruları söylememe engel değildir.
İsterseniz unutkan hafızalara şunları hatırlatayım. Özellikle sizi yönlendirenlerin alzheimer hafızalarına zamkla yapıştırmalarını öneririm.
AKP Milletvekili aday adayı olmam bunları engellemiş midir? Doğruları yazmamı kısıtlamış mıdır?
Apronda deve kesilmesini haber yapan ve bütün dünyaya duyuran AirportHaber değil miydi? Peki o zaman sizi şu anda yönlendirenler ne yapıyordu. Tıpış, tıpış THY'nin ekmeğini yemiyor muydu?
THY'de hostesleri taciz eden doktoru yayınlayan AirportHaber değil miydi? Peki, bugün sizi yönlendirenler ne yapıyordu o zaman? Sendikanın borazanlığını yapmıyor muydu?
Türk Hava Yolları Genel Müdürü Temel Kotil'i havalimanında terlikle görüntüleyen AirportHaber değil miydi? Peki o zaman sizi yönlendirenler ne yapıyordu? Elinde çiçeklerle yöneticilerinin kapılarını aşındırıyordu, biat ediyorlardı.
Bu önemli başlıkları unutkan alzheimer hafızalara hatırlattıktan sonra, son süreçte yaşananları hatırlatayım isterseniz.
Eylem başladıktan sonra işten çıkarmaların yaşanmasına neden olarak Atilay Ayçin'i gören, onu istifaya davet eden biz değil miydik? Peki sizi yönlendirenler ne yapıyordu o zaman? Eylem yerinize uğradılar mı? Yoksa yüzüne çektiği peçe ile ortamdaki kaostan nasıl faydalanırımın hesaplarını mı yapıyordu?
Bir yazımda "Emine Lim kabine sahip çıkamadı istifa etmeli" derken sizleri yönlendirenler ne yapıyordu? Sizleri süslü kelimelerle kandırıp meşgul kafanızı başka yönlere çevirmeniz için planlar yapıyorlardı.
Ne oldu arkadaşlar, hangi faydayı elde ettiniz? Beğenmediğiniz sendika işten çıkartılanlara 1.500 TL ödeme yaptı. Peki siz ne aldınız? Hayalden öte ne verebildiler size? Bir başka şirkette işe başlamanıza yardım etmekten başka ne verebildiler size? Peki, o iş vaat edilen şirkette çalışma şartları talihsiz bir şekilde atıldığınız şirketten çok mu iyi?
Peki o şirkette iş imkanları daha iyi ise neden sizi yönlendirenler o şirketi sendikal çerçevede örgütleyemiyor?
Bütün bunları cevaplandırabiliyor musunuz?
Arkadaşlar bıraksınlar maveraları. Kimse size ekmek vermez veremez. Siz kendiniz olun sizi yönlendirmelere izin vermeyin. Özgür iradenize ipotek koymalarına izin vermeyin.
Kimin nerelerden, nasıl faydalar sağlamak için, nasıl taklalar attıklarını, kimin birkaç iş plase etsin diye sağa sola haber gönderdiğinizi çok iyi biliriz. Ama dünya dengesinde, dengesini bulamayan dengesizlerle muhatap olmaktansa kendi işimize bakarak doğruları sizlere haykırmaya devam edeceğiz. Geçmişte söylediklerimiz nasıl gerçekleşti ise gelecekte de söylediklerimizin hepsi gerçekleşecektir.
Dolu örnekler var elimizde. Daha önce sizler gibi şu veya bu şekilde işten çıkarılanların nasıl kullanılmaya çalışıldığını ve daha sonra bir paçavra gibi atıldıklarını biliriz. Aslında onlar da bilirler. Ama hedefe gitmekte" her yol meşrudur" diyerek sizleri atlama taşı gibi görmelerine izin vermeyin.
Evet söz bitti. Artık NOKTA.
Yorumlar Tüm Yorumlar (36)