Olması Gerekenler, Olmaması Gerekenler…

Önce olmaması gerekenleri söyleyelim. Bu sektörde biz sadece popülizmin kaymağını yiyoruz. Perde arkasında neler oluyor ve kimlerin canı yanıyor, kimler keyfine keyif katıyor pek de ilgilenmiyoruz. Ama işin gerçek anlamda perde arkasına indiğinizde film başlıyor.

Tailwind Havayolları’nda çok profesyonel bir görevden uzaklaştırma gerçekleşti. Bizim mahallede, yani gazeteciler ve gazetecilik oynayanlar basit cümle ile geçiştirdiler bu ayrılışı.

Burak Arkun, vizyonel bir adamdı. Tailwind Havayolları’nın 15. Kuruluş yıldönümünde tanıştım kendisiyle. Hesap, kitap adamıydı. CV’ci oldukça kabarık, bir o kadar da becerikli, sözünün eri, prensipleri olan bir yönetici görüntüsündeydi.

Mehmet Bostan’ın istifasının ardından (Onun için de “istifa et” denildiği için istifa ettiği söylendi) Burak Arkun yeni genel müdür olarak takdim edildi. Airporthaber tüm sektöre bu bilgiyi aktarırken, aradan bir iki saat geçti ki, gelen bir telefonla “genel müdür değil, genel müdür vekili” vurgusu yapıldı.

Aslında anlamsız bir ısrar vardı. Yani, haberdeki genel müdür ibaresinin “vekil” olarak değiştirilmesi söyleniyordu.

Aslında geleneklere bakarsanız vekaleten atanan kişinin asaleti geliyor demektir.

Tailwind farklı bir mekanizma işletti. Kim, neden, niçin ısrarla böyle söyledi bilemiyoruz ama anladığım kadarıyla bir alicengiz oyunu sergilendi.

Sonra bir sabah öğrendik ki Burak Arkun da istifa etmiş. (Onun için de istifa ettirildi üflemesi yapıldı”

Hülasa Tailwind bir ay içerisinde iki önemli yöneticisini yedi bitirdi.

Bütün bu olayları perdelemek için de “yenileniyoruz” haberini saldılar ortama. Uçak filosunda hem azalma hem de yaş küçültmeye gittiklerini açıkladılar.

Doğrusu yöneticiler kolay yetişmiyor, havacılık kolay öğrenilmiyor. Burak Arkun’a yazık edildi. Kimsenin yönetim şekline karışamayız ama yönetici de kolay yetişmiyor.

Olması gerekenleri sıralayacak olursak!

THY’nin Sydney uçuşu tam isabet diyebilirim. Şovu da güzel yapıldı o da güzel oldu. Davul zurna karşılama, Türk bayrakları ile havalimanında Türkiye rüzgarı estirilmesi açıkçası gönlümüzü okşadı.

Yine yapılması gerekenlerden birisi de THY Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Bolat’ın kar payı konusunda esnek davranmasıdır.

Gerçi ona bu konularda çok söz düştüğünü sanmıyorum ama yine de duyuruyu o yapacağı için, ona hitaben yazılmış bir talep olsun. Bu milleti daha fazla bekletmeden şu yılsonuna personel mutlu girsin.

Biliyorum siz sadece o kurumda işten atmakla görevlisiniz, milletin günahına girmekle meşgulsünüz. O yüzden insanları işinden gücünden ettiniz bari günahlarınızı azaltın. Biraz dua alın.

Değerli dostlar, uzun uzun yapıp sizlere doyurucu bilgiler vermek isterdim. Ama her defasında söylediğim gibi gerçekten bir “anne” sınavından geçiyoruz.

Annecim halen yoğun bakımda. Dualarınızı eksik etmeyin.

Bir Not : Menderes Çakıcı’ya Southwind Havayolları önemli bir görev teklif etmiş. Çakıcı da reddetmiş. Anladığım kadarıyla hala fikri THY’de kalmış.

İstenmediğin yere geri dönerseniz bu dönemi kastediyorum, gözümdeki saygın sıfırlanır…