01 Ocak 2024, Pazartesi
Bilal YILDIZ
Bilal YILDIZ [email protected]
  • Turnikede çıkış saatini beklerken mi geldi aklına
  • "Uçuş ekipleri vardiyalı mı çalışıyor" - Evet. Bu sözleşmenin kastettiği anlamda vardiya kelimesi sabit hafta içi çalışmayan kişiler için kullanılmış. THY'nin üç vardiya çalışan bir fabrikası vs. olmadığına göre.. Uçuş ekipleri bir ofiste hafta içi 9-6 çalışmıyor. Sözleşmeleri gereği uçuş programına göre havaalanına gidip uçuşu gerçekleştiriyorlar. Mesai saatleri sabit ve önceden tanımlı olamaz. Tatil günlerinde uçuş yapılmaması da söz konusu olmayacağına göre uçuş ekibine Pazar ücreti, gece ücreti vb bir ilave ücret ödenmesi beklenemez. Maaşları da bu çalışma şartları değerlendirilerek belirlenmiş ve anlaşılmıştır.
  • Bu yorum eleştiri sınırlarını aştığı için sansürlenmiştir.
  • Kaleminize sağlık. Hem düzenleme hem imla açısından çok başarılı buldum yazınızı. Sendika konusuna gelince de danışıklı dövüş olduğunu bilmeyen yoktur sanırım
  • Yorumlar yayınlanmıyor niye acaba?
  • Bu yorum eleştiri sınırlarını aştığı için sansürlenmiştir.
  • Bordroma baktim ayda 1050 TL Hava Is benden para kesiyor. Benim paramla zevki sefa yapiyorlar. Bugun istifami veriyorum. Artik bu Hava Is o hava Is degil. Zaten cikinca da sirket maasinizi azaltmiyor yine pazar mesainizi vermiyor e o zaman neden ben bu Hava Is e aydan 1050 TL para verreyim. Resmen kerizlik. Arkadaslar ben ciktim Hava Isten .
  • Bilal Bey acikcasi ben cok sasirdim. Bu kadar ucucu var neredeyse 15000 kisi siz onlarin haklarini koruyorsunuz onlar bu yaziyi okumaya bile useniyorlar. Hic hak arama hak koruma mucadelesi vermiyorlar. Siz onlarin haklarini korumak icin arastirip yazmissiniz onlar burada bir yorum bile yapmiyorlar. Ucucu arkadaslar sizler adina hicap duyuyorum. Enflasyon altinda ezilip inleyeceginiz anlar cok yakin. Her gun haklariniz tirpanlaniyor. Bilal Bey lutfen bu ucucular icin caninizi uzmeyin ne olur . Biz yer personelleri inanin sizin mucadelinizi takdir ediyoruz. Saglicakla kalin.
  • Bilal Bey acikcasi ben cok sasirdim. Bu kadar ucucu var neredeyse 15000 kisi siz onlarin haklarini koruyorsunuz onlar bu yaziyi okumaya bile useniyorlar. Hic hak arama hak koruma mucadelesi vermiyorlar. Siz onlarin haklarini korumak icin arastirip yazmissiniz onlar burada bir yorum bile yapmiyorlar. Ucucu arkadaslar sizler adina hicap duyuyorum. Enflasyon altinda ezilip inleyeceginiz anlar cok yakin. Her gun haklariniz tirpanlaniyor. Bilal Bey lutfen bu ucucular icin caninizi uzmeyin ne olur . Biz yer personelleri inanin sizin mucadelinizi takdir ediyoruz. Saglicakla kalin.
  • Meydanı boş sandınız Sn Ahmet Bolat Beyefendiye sabah akşam sallıyorsunuz. Yok CV’ymiş, yok aldığı primlermiş. Ey Kartalın İmamları, Ey İK başkanı, Ahmet Beyefendi sizleri A takımına dahil etti, ama siz Onun altını oymak için film üzerine film çeviriyorsunuz. En çok güvendiği ve her desteği verdiği Hukuk başkanı ve teftiş başkanı. yaptığınız ayıptır. Selam ve dua ile

PAZAR MESAİLERİNİ ÖDEMEMEK İÇİN ÇAMURA YATMAYA DEVAM EDİYORLAR

Değerli okurlarım, yazıma başlamadan 2024 yılının   ülkemiz, milletimiz (özellikle çocuklarımız) için aydınlık, müreffeh ve uygar yarınlara kapı açması dileğiyle,  yeni yılınızı kutluyorum.

Bir okuyucumun yorumundan esinlenerek yazdığım başlıktan anlaşılacağı üzere, konumuz: THY’deki uçuş personelinin 4 yıldır gasp edilen pazar mesaisi ücret alacakları.

THY de görev yapan ve toplamı 21.000 civarında olan uçuş personeli konunun detaylarını muhtemelen benden daha iyi biliyordur. Ama yine de problemi izah edebilmek adına 4 yıldır yaşanan hukuki süreci özetlemek gerekiyor. Zira önceki hafta taraflar arasında yaşanan duyuru savaşından sonra, olayın mağdur tarafında olan okuyucularım kim haklı diye bana da sordular, soruyorlar.

Bildiğiniz üzere, sendika tarafından 2020 Ocak ayında mahkemeye taşınan ve neredeyse 4 yıldır devam eden bu anlaşmazlık konusunda, geçtiğimiz hafta yetkili BAM bir karar verdi. Ancak, iki taraf da biz kazandık diye sevinç çığlıkları atmaya başlayınca, 4 yıldır mesai paraları ödenmeyen personel de kim doğruyu söylüyor? diye sağa sola sormak ve endişelerini dile getirmek zorunda kaldı.

Mahkemenin kararının ne anlama geldiği konusunda benim de bir fikrim var ve tarafların açıklamaları çerçevesinde bunu siz okurlarıma izah edeceğim. Ancak, biz hangi görüşte olursak olalım, dönüp hayatın gerçeğine baktığımızda: herkesten önce, THY yönetiminin bu kararı nasıl yorumladığı ve ne sonuç çıkardığı, en azından şimdilik ve maalesef belirleyici olacak.

Çünkü, davayı kazandığını iddia eden THY yönetimi, uçuş personelinin Pazar mesailerini ödememe yani çamura yatma ısrarına devam etme kararı almış gibi görünüyor.

Çünkü, sendikanın açtığı dava, bir “yorum tespit davası”, “alacak davası” değil. Bence meselenin, mağdur taraf adına en vahim tarafı da bu zaten. Ben yetkili sendikanın sürecin en başında, tüm üyeleri adına neden alacak davası açmadığını izah etmesi gerektiğini düşünüyorum. Zira, tarafı olduğu TİS i açıkça ihlal edip; kerameti kendinden menkul yorumlarla sendika üyesi çalışanlarının emeğinin karşılığını gasp eden siyaseten atanmış bir yönetim kadrosu var karşılarında ve Hava İş yöneticileri sanki bunun bilincinde değillermiş gibi davranıyorlar.

Çünkü, birazdan açıklayacağım üzere, TİS de açıkça tespit edilmiş “pazar” kavramını, işveren koltuğunda oturanların maksatlı yorumlarını dikkate alarak tartışmaya açmak, hatta kim haklı diye mahkemeye sormak bana pek akıllıca gelmedi.

Bu hukuki takip sürecindeki isabetsizlik bir yana, hadi “sarı sendika” demeyelim ama, mevcut sendika yönetiminin (yönetici kadrosunun) göreve gelişinden günümüze değin, sendikal mücadelenin birçok önemli konusundaki/dönemecindeki belirgin pasif tutumunu ve hatta hiç gerekmediği halde dışarıya yansıttıkları yönetimle aynı kulvardaki siyasi-ideolojik imajını dikkate aldığımızda, bu konuda “sanki mış gibi” yaptıklarını da düşünüyorum. 

Gerçi karşınızdakinin zihniyeti kötü olduktan sonra, ne davası açarsanız açın, mahkeme kararını uygulamak istemeyen ya görmezden geliyor ya da kendine göre tasavvurlarla aksini iddia edip direnebiliyor. Tıpkı biz THY emeklilerinin gasp edilen emekli kimlik kartları ve pas bilet hakları davasında olduğu gibi. Nasılsa bir müeyyidesi yok, “Biz böyle takdir ettik” diyerek yollarına devam ediyorlar.

Maalesef Hava İş, THY’nin bu süreçte pas bilet hakkı üzerinden sendika üyesi personele şantaj yapmasına da seyirci kalmış ve bu konuda pasif kalmak suretiyle, THY yönetimi ile iş birliği yapmayı tercih etmişti. Çünkü biz, her ne kadar sendika üyesi olsak da onlardan değildik.

Biz yine de son BAM kararının ne anlama geldiği konusunu irdelemeye başlayalım ve bu konudaki görüşümüzü söyleyelim.

Önce mevcut TİS deki hafta tatili düzenlemelerinin üzerinden geçelim. Fazla çalışma ücretinin düzenlendiği 38. Maddede, hafta tatilinin “Pazar Günü” olduğu açıkça belirtilmiş aslında. Hafta tatilinde çalışanların ücreti başlığını taşıyan 39. Maddede de “Hafta tatili olan pazar” ifadesiyle bu kavram, tekrar edilmiş. 

Bu durumda, İş Kanunundaki tanımı bir yana, TİS’in yukarıda numaralarını verdiğim maddelerini okuyan makul, mantıklı, herhangi bir kişinin THY çalışanlarının hafta tatilinin pazar günü olmadığını söylemesi, iddia etmesi, iyi niyetle açıklanamaz diye düşünüyorum.

Diğer yandan, pazar kuralının 39. maddede tek bir istisnası var: Vardiyalı çalışanlar. Çünkü, maddenin ikinci fıkrasında, “Vardiyası gereği pazar günü çalışan personele, pazar günü için ayrıca hafta tatili ücreti ödenmez” deniyor.

Dikkatle okunduğunda, bu fıkra bile hafta tatilinin pazar günü olduğunu, mefhumu muhalifinden yola çıkarak ortaya koyuyor. Aksi takdirde, vardiyalı çalışanların pazar günü 3 yevmiye alamayacağını ayrıca vurgulamaya gerek görmez; üstüne basa basa, “pazar günü çalışanlar 3 yevmiye alır ama, vardiyalı çalışanlar hariç” demezdi.

THY de çalıştığım dönemlerden biliyorum. TİS kapsamında, bu uygulama hep vardı. Uçuş personeli dahil, pazar günü (Madde-39) ve ulusal bayram ve genel tatil günlerinde (Madde-40) çalışanlara, 3 kat ücret ödenirdi. (Tatil günü olan pazar günü ücreti + çalışmanın karşılığı olan ücret + bir yevmiye tutarında tatil günü ilave ücreti olarak).

Özetle TİS hem düzünden ve hem de tersinden pazar mesaisi konusunu bu kadar net açıklamış. Bu durumda, kendimize şu soruyu sorup; cevaplayalım. Uçuş ekipleri vardiyalı mı çalışıyor? Cevap: Hayır. O halde uçuş personelinin 4 yıldır pazar mesaileri neden ödenmiyor?

Yukarıda yaptığımız izahatı buraya kadar okuyan ve THY de çalışmayan biri doğal olarak, düzenleme gayet açık, burada tartışılan nedir? Diye soracaktır. Değil mi? Evet, yıllardır tartışmasız kabul edilen ve uygulanan bir TİS düzenlemesi bu. Geçmişteki sendikal mücadeleler sonunda kazanılmış bir hak. İşçinin, emekçinin hakkı.

Ama THY’nin cin fikirli İK ve hukuk uzmanları ile onların ipiyle kuyuya inen tepe yöneticileri sayesinde 2020’den itibaren bu sendikal hak, tartışılmaya başlanmış ve neticesinde dava konusu olmuş. Çünkü Yönetim Kurulu kararıyla TİS’i tek taraflı olarak tadil etmişler! Tipik “ben yaptım oldu” kafası.

Söz konusu YK kararında, kerameti kendilerinden menkul maksatlı bir yorumla, Pazar yerine “hafta tatili” diyerek, kavrama derin bir anlam kazandırmışlar! (Tıpkı işten attıkları emektar personelin pas bilet hakkını gasp etmek için uydurdukları “Emekli olmak için ayrılan personele pas bilet verilir” cümlesinde yaptıkları gibi. Asgari 10 yıl hizmet etme kriterini değersizleştirerek.)

Çünkü, bu kliğin rövanşcı zihniyetlerinin arka planında, iktidara geldikleri günden beri, bir türlü bastıramadıkları bir kıskançlık ve husumet duygusu var. Uçuş personeli hakkında, bilinç altında besleyip büyüttükleri psikolojik şartlanmanın tesiriyle, “Zaten dünyanın parasını alıyorlar. Bir de 3 kat pazar mesaisi ödemeyelim” niyetini dışa vurmuşlar ve aşağıdaki TİS e aykırı YK Kararını yazmışlar.

THY Yönetim Kurulu’nca alınan bu kararla, Ocak 2020 tarihinden itibaren hafta tatilli ücretinin ödenmesinde, “Hafta Tatili mesai ücreti en az bir tam gün dinlenme yapılmaksızın gerçekleşen altı günlük çalışmanın ardından takip eden yedinci günde de hafta tatili yapılmayarak çalışılması durumunda ödenecektir” düzenlemesi getirilmiş ve o tarihten beri uçuş personelinin TİS de garanti altına alınmış olan pazar mesaileri (3 kat olarak) ödenmiyor.

Aslında, yukarıdaki tanıma göre herhangi bir uçuş personelinin 6 gün üst üste çalışıp, üstüne 7. gün çalışması da zaten mümkün değil. Uçuş güvenliğini tehlikeye atacak, daha doğrusu asgari dinlenme süreleri ve dolayısıyla azami uçuş görev süreleri konusundaki SHGM düzenlemelerini ihlal edecek şekilde mesai planlanması ve yaptırılması durumunda, pazar mesai ücretinin ödenip ödenmediğinden önce, uçuş görev sürelerinde THY’nin yaptığı usulsüz uygulamayı konuşuyor olurduk.

Peki bu oldu-bittiye karşı sendika ne yapmış?

Açtığı davayla bu uygulamanın hatalı olduğunu ileri sürerek, hafta tatilinde çalışan personele herhangi bir şekilde 6 gün üst üste çalışma şartı getirmeden, hafta tatilinde yapılacak çalışmada 3 kat yevmiyeye hak kazanılması gerektiğinin tespitini istemiş.

Daha doğrusu, “Yorum tespiti davası” açmak suretiyle TİS de hiçbir şüpheye yer bırakmayacak şekilde karşılıklı bağıtlanan ve yıllardır cari olan bir uygulamanın, hiç gerekmediği halde mahkeme tarafından da onaylanmasını istemiş.

Başka bir ifadeyle, THY’nin cin fikirli uzmanları ve onların ipiyle kuyuya inen yöneticileri “pazar mesaisi” kavramını tartışmaya açana kadar abdestinden şüphe etmeyen Hava İş Sendikası yönetim kadrosu, bu açık hak ihlalini doğru okuyup; alacak davası açmak yerine, “ben namazımdan bile şüphe etmeye başladım. Bu işveren, pazar kavramını çarpıtıyor, yok sayıyor, doğrusunu bir de siz söyleyin de anlasınlar davası açmış.” Yani bilerek ya da bilmeyerek, TİS deki pazar mesaisi kavramını tartışmaya açmış.

Ocak 2020-Aralık 2023 /Dört yılın sonunda gelinen noktada ise, BAM: TİS in 39. Maddesinin yorum ve uygulanmasında, “Hafta tatili çalışmanın 3 yevmiye hak kazandıracağı şeklinde yorumlanması gerektiğinin tespitine” deyivermiş! Şaşırdık mı? Hayır. Eminim davayı açanlar da şaşırmamıştır.

Şimdi iki taraf da bu maddeyi okuyup; farklı anlayarak, anlatarak, kararın lehlerine olduğunu iddia ediyorlar.

THY tarafı, “pazar günü şeklinde yorumlanan ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, hafta tatilinde çalışma üç yevmiye hak kazandırır şeklinde yorumlanmasının tespitine” karar verildi diye açıklama yaparak, mevcut uygulamaya devam edeceğini ilan etti bile.

Sendika ise üyelerine duyurduğu açıklamada yaptığı, “İstinaf Mahkemesince düzeltilen husus yerel mahkemece pazar günü olarak hükmedilen metnin hafta tatili olarak değiştirilmesinden ibarettir.” Yorumuyla İstinaf mahkemesi kararını izah etmeye çalışırken, üyelerini bir nevi aptal yerine koyuyor aslında!

Çünkü sendikanın da cin fikirli hukuk uzmanları var. Çünkü, Airporthaber’de yayınlanan videoda, bu kararı üyeye izah ederken şöyle dediler: Efendim, BAM pazar dememiş. Çünkü, pazar deseymiş vardiyalılar için de 3 kat mesai ücreti hakkı doğarmış!

Yani bir bakıma mahkeme kararını onaylıyorlar. Zaten karar çıktığından beri, içinde “pazar” kelimesi olan cümle kurmayı da bıraktılar. Hafta tatili diyorlar.

Yukarıda açıkladık. Pazar mesaisini TİS düzünden-tersinden 3 kere tespit etmiş. Bu konuda hiçbir tereddüt yok. Hal böyleyken sendikanın, “pazar” ın hafta tatili olup olmadığını mahkemeden tespit etmesini istemesi, hukuken mantıklı, isabetli bir yaklaşım değildi. Ama nedense, bunu tercih ettiler, doğrudan alacak davası açmak yerine. Halkın yargıya güven oranının yerlerde süründüğü bu dönemde, bu ülkede.

Daha önce de belirttiğim üzere gelinen aşamada, bu kararı herhangi bir kişinin ya da grubun nasıl anladığının ya da yorumladığının artık hiçbir önemi yok. THY üst yönetiminin nasıl anladığı ve kabul ettiği önemli. Çünkü personelin kazanılmış haklarının iade edilip edilmemesine THY üst yönetimi karar verecek. Parayı onlar ödeyecek. Ya da bugüne kadar olduğu gibi ödemeyip, üstüne yatacak.

“Dört yıldır sürdürdüğümüz yeni uygulama doğrudur, mahkeme de bunu teyid etmiştir” diye açıklama yapan THY yönetimi, bu paraları ödemeyeceğini açıkça deklere ettiğine göre, şimdi ben, mesai paraları gasp edilen emekçiler adına, Hava İş sendikası yöneticilerine ve hukuk uzmanlarına soruyorum:

Bir: Ocak 2020 de başlattığınız sözde hukuk mücadelesinde geldiğiniz noktada, üyeleriniz adına ne kazandınız? Bir zahmet bunu üyelerinize doğru dürüst açıklayın.

İki: O tarihte “dediğim dedik çaldığım düdük” diyen bir işveren vardı karşınızda. Şimdi da aynı nobran tavırla karşınızda duruyor. Üstelik açtığınız amacından sapmış dava ile TİS de sabit olan pazar kavramını da tartışmalı hale getirdiniz. “Karar bizim lehimize” geyiğini bir tarafa bırakın ve bundan sonra uçuş personeli üyelerinizin gasp edilen pazar mesaisi ücretlerini nasıl geri alacağınızı söyleyin.

Üç: Savcılığa suç duyurusunda mı bulunacaksınız? Yoksa yeni bir tespit davası mı açacaksınız? Zira, aldığım duyumlara göre, dava açmak isteyen personelden vekalet ücreti topluyormuşsunuz. Eğer öyleyse, yazıklar olsun! Bir sendika yönetimi, tüm mağdur üyeleri adına dava açmak için ayrıca para topluyorsa, bir an önce yerini bu işi para için yapmayacak daha dürüst ve cesur üyelerine (sendikacılara) bıraksın.

Dört: Ya da üyeler gereğini yapsın. Çünkü bu gidişle, daha doğrusu bu kafayla mevcut sendika yönetiminin, THY emekçilerinin pazar kazanımını, yeni TİS görüşmelerinde pazarlık konusu yapması kuvvetle muhtemel görünüyor.

Son olarak, THY üst yönetimine ve özellikle Bay Bolat’a da birkaç kelam edeyim:

Yaptığınız ilk duyuruda "Türk Hava Yolları, Pazar Mesaisi Davasını Kazandı” İkinci duyuruda ise Karar THY lehinedir diye açıklama yaptınız. Şimdi soruyorum: Davayı THY kazandıysa ve karar THY lehineyse, kim kaybetti? Sonuç kimin aleyhine oldu? Her zaman sayısıyla böbürlendiğiniz yaklaşık 6500 pilot ve 14.500 kabin personelinin aleyhine mi oldu? Bu sizi çok mu mutlu etti? Siz kimsiniz? THY’yi sadece siz temsil ediyorsanız, bu toplamı 21.000’i bulan personel kimi, neyi temsil ediyor?...

Allah aşkına kim yazıyor bu duyuruları? “Biz kazandık” diye, bir davul zurna çalmadığınız kalmış!  

İkinci bir husus, daha doğrusu bir tavsiye size: Mevcut puslu havaya ve etrafınıza devşirdiğiniz cin fikirli uzmanlara güvenerek iş yapmaya devam etmeyin artık. Zira bu vb. haksız, hukuksuz hatta vicdansız karar ve uygulamalarınız çok can yakıyor. Bilesiniz.

Son söz: Daha fazla almayın emekçilerin ahını! Çıkar aheste aheste.

PAZAR MESAİLERİNİ ÖDEMEMEK İÇİN ÇAMURA YATMAYA DEVAM EDİYORLAR

Yorumlar Tüm Yorumlar (68)

Cinsavar ~ 11 ay önce
Turnikede çıkış saatini beklerken mi geldi aklına

Yanıtla

Kalan karakter 1000
M.Sert ~ 11 ay önce
"Uçuş ekipleri vardiyalı mı çalışıyor" - Evet. Bu sözleşmenin kastettiği anlamda vardiya kelimesi sabit hafta içi çalışmayan kişiler için kullanılmış. THY'nin üç vardiya çalışan bir fabrikası vs. olmadığına göre.. Uçuş ekipleri bir ofiste hafta içi 9-6 çalışmıyor. Sözleşmeleri gereği uçuş programına göre havaalanına gidip uçuşu gerçekleştiriyorlar. Mesai saatleri sabit ve önceden tanımlı olamaz. Tatil günlerinde uçuş yapılmaması da söz konusu olmayacağına göre uçuş ekibine Pazar ücreti, gece ücreti vb bir ilave ücret ödenmesi beklenemez. Maaşları da bu çalışma şartları değerlendirilerek belirlenmiş ve anlaşılmıştır.

Yanıtla

Kalan karakter 1000
Abdülhamid Han ~ 11 ay önce
Bu yorum eleştiri sınırlarını aştığı için sansürlenmiştir.

Yanıtla

Kalan karakter 1000
SusuzHotcup ~ 11 ay önce
Kaleminize sağlık. Hem düzenleme hem imla açısından çok başarılı buldum yazınızı. Sendika konusuna gelince de danışıklı dövüş olduğunu bilmeyen yoktur sanırım

Yanıtla

Kalan karakter 1000
İlginç ~ 11 ay önce
Yorumlar yayınlanmıyor niye acaba?

Yanıtla

Kalan karakter 1000
İlginç.cvp ~ 11 ay önce
Bazı yorumların site politikası gereği yayınlanmadığı doğrudur. Söz konusu yorumlarda aile (eş) detayını kaldırırsanız yayınlanabilir.
İlginç cvp cevap ~ 11 ay önce
Objektif olup yayınlamanız dileğiyle Eş detayı önemli bir detay ve yalan da iftira da değil. Sendika gibi bir yerin başkanının eşinin Thy'de önemli bir pozisyonda olmasını belirtmenin nasıl bir sıkıntı yaratacağını anlamak zor üstelik de eş bilgisi sitedeki diğer yazarların yazılarındaki yorumlarda yayınlanıyorken...Sendika başkanının eş durumunun sendikanın işverenle olan hak mücadelesini etkilemesi imkanı var mıdır yok mudur sizce?
İlginç ~ 11 ay önce
Bu yorum eleştiri sınırlarını aştığı için sansürlenmiştir.

Yanıtla

Kalan karakter 1000
Hava Isten cikiyorum ~ 11 ay önce
Bordroma baktim ayda 1050 TL Hava Is benden para kesiyor. Benim paramla zevki sefa yapiyorlar. Bugun istifami veriyorum. Artik bu Hava Is o hava Is degil. Zaten cikinca da sirket maasinizi azaltmiyor yine pazar mesainizi vermiyor e o zaman neden ben bu Hava Is e aydan 1050 TL para verreyim. Resmen kerizlik. Arkadaslar ben ciktim Hava Isten .

Yanıtla

Kalan karakter 1000
Gerçekten değmez ~ 11 ay önce
Ayda 1050 tl verip bu para karşılığında ne alıyoruz. Şu anki durum ortada. Hiç bir sorunda sendikayla çözümde bulamıyoruz. Bu parayla mutfak masrafına katkı sağlamak daha mantıklı
SIMARIK KABIN ~ 11 ay önce
Bilal Bey acikcasi ben cok sasirdim. Bu kadar ucucu var neredeyse 15000 kisi siz onlarin haklarini koruyorsunuz onlar bu yaziyi okumaya bile useniyorlar. Hic hak arama hak koruma mucadelesi vermiyorlar. Siz onlarin haklarini korumak icin arastirip yazmissiniz onlar burada bir yorum bile yapmiyorlar. Ucucu arkadaslar sizler adina hicap duyuyorum. Enflasyon altinda ezilip inleyeceginiz anlar cok yakin. Her gun haklariniz tirpanlaniyor. Bilal Bey lutfen bu ucucular icin caninizi uzmeyin ne olur . Biz yer personelleri inanin sizin mucadelinizi takdir ediyoruz. Saglicakla kalin.

Yanıtla

Kalan karakter 1000
Kabin crew aglama ~ 11 ay önce
Bilal Bey acikcasi ben cok sasirdim. Bu kadar ucucu var neredeyse 15000 kisi siz onlarin haklarini koruyorsunuz onlar bu yaziyi okumaya bile useniyorlar. Hic hak arama hak koruma mucadelesi vermiyorlar. Siz onlarin haklarini korumak icin arastirip yazmissiniz onlar burada bir yorum bile yapmiyorlar. Ucucu arkadaslar sizler adina hicap duyuyorum. Enflasyon altinda ezilip inleyeceginiz anlar cok yakin. Her gun haklariniz tirpanlaniyor. Bilal Bey lutfen bu ucucular icin caninizi uzmeyin ne olur . Biz yer personelleri inanin sizin mucadelinizi takdir ediyoruz. Saglicakla kalin.

Yanıtla

Kalan karakter 1000
Evladı Fatihan ~ 11 ay önce
Meydanı boş sandınız Sn Ahmet Bolat Beyefendiye sabah akşam sallıyorsunuz. Yok CV’ymiş, yok aldığı primlermiş. Ey Kartalın İmamları, Ey İK başkanı, Ahmet Beyefendi sizleri A takımına dahil etti, ama siz Onun altını oymak için film üzerine film çeviriyorsunuz. En çok güvendiği ve her desteği verdiği Hukuk başkanı ve teftiş başkanı. yaptığınız ayıptır. Selam ve dua ile

Yanıtla

Kalan karakter 1000

Yorum Gönder

Kalan karakter 1000