Kara kış, zamlar, iadeler, kesintiler, iptaller, istifalar, atamalar derken yeni yılın ilk ayını geride bırakıyoruz. Hiç kuşkusuz son günlerin en önemli haberi Sayın Ali Kıdık’ın tüm dünyaya duyurduğu Aycı’nın istifası oldu.
Kışın etkili olduğu yurdumuzda İstanbul Havalimanı da nasibini aldı. Havalimanı içinde olanlar ne dışarı çıkabildi ne de uçuşlarını gerçekleştirebildi. Ancak devlet erkanı İstanbul Havalimanı’nın kapalı olduğu anlarda Atatürk Havalimanı’na iniş gerçekleştirebildi.
Neden mi ? Çünkü Atatürk Havalimanı’nın yer seçimi konusunda bilimden destek alınmıştı. Defalarca 3. Havalimanı İçin yazıldı çizildi, buraya bu meydan yapılmaz denildi… dinlenmedi. Bir kaç kış şansları yaver gitti. Şimdi ise olan oldu. Çatılar çöktü, uçaklar karla kaplandı, hem personel hem de yolcular mahsur kaldı. Üzerine bir de otel isteyen yolcuların karşına çevik kuvvet çıkartıldı. Dünyaya resmen rezil olduk.
Rusya’da, Kanada’da, Ukrayna’da bu türlü yağışlar hep oluyor. Ancak meydanlar meteorolojik verilere göre konumlandırılmış. Gidin Moskova’ya, St’Petersburg’a, Novosibirsk’e, Kiev’e, Lviv’e… Bu meydanlar ne günlerce kapalı kalıyor ne de insanlar mağdur oluyor. Bizde ise yolcudan sabretmesi bekleniyor. Hem de yolcu garantileri devam ederken… Hem hizmet verme hem de garantiden ödeme bekle…
Dünya genelinde artık bir havalimanı yapılırken ilk olarak metrosu inşa ediliyor dedik, yine kulak arkası edildi. Metrosuz havalimanı yüzünden olan yine vatandaşa oldu. Yolculara uyumaları İçin karton dağıtıldı iyi mi! Ne güzel çözümler buluyor yurdum yöneticileri. Yazık gerçekten yazık.
Seferden gelen personel araçlarına ulaşamadı. Ulaşsalar dahi karla kaplı otoparktan çıkış yapamadı. Sefere gidecekler de havalimanına ulaşamadı. Kapalı personel otoparkı yapmak bu kadar mı zor? Karla mücadele edilecekse bari olaylardan ders alınsın. Bu yağışlar ne ilk ne de son olacak.
THY çağrı merkezine iptallerin olduğu dönemlerde ulaşmak neredeyse imkansız. Bu sebeple özellikle Anadolu’da yaşayanlar bir muhatap bulabilmek için meydanlara gidiyor. Ancak sonuç hüsran. Sefer olmayınca personel de ofisi terkediyor. Üstüne üstlük bu durumu şimdi de pandemiye bağlamışlar. Arkadaş pandemi öncesinde de bu durum böyle. Satış ofisi neden yalnızca uçuş olduğu anda açık olsun? Şehirde sadece bir satış ofisi, iki günde bir sefer var. Yolcu kiminle, nasıl işlemlerini gerçekleştirsin! Meydan müdürleri, istasyon şefleri ve satış personeli part-time mı çalışıyor? Biraz empati!
Hemen hemen her hafta gündem olmayı başaran Türk Hava Yolları Yönetim Kurulu Başkanı Sayın İlker Aycı, bu hafta da istifa iddiasıyla gündem oldu. Yönetim kurulu toplantısında istifasını sunması bekleniyor. Katıldığı tv programlarında sık sık en uzun görev yapan başkanın kendisinin olduğunu vurgulaması zaten bir sinyal niteliğindeydi.
Pandemi başında personelden yaptığı kesinti ile büyük tepki toplayan Aycı’nın karnesini elbette personel verecektir. Kimin nasıl anılacağını da tarih yazacaktır. O bakımdan kalkıp en uzun süre şirketin başında olarak bir başarı elde ettiğini düşünmesi son derece yanlış. Bulunduğunuz sürede neleri yapıp neleri yapamadığınız önemli Sayın Aycı!
Kulisteki bilgilere göre Sayın Aycı’nın konsolos olarak ABD’ye gitmesi kuvvetle muhtemel. Yerine gelecek ismin de Sayın Ahmet Bolat olması bekleniyor. Gelen gideni aratır mı bilemem ama umarım gerek şirket için ve gerekse personel için doğru bir seçim yapılır.
3.PERDE
TEHAYE’nin merakla beklenen üçüncü videosu da geçtiğimiz günlerde yayınlandı. Sayın İlker Aycı’nın karnesine eklenmek üzere…
Emniyetli uçuşlarınız olsun..
Serdar BAŞAĞAOĞLU
[email protected]
Yorumlar Tüm Yorumlar (46)