Bu tür yazılarda bir sonucu doğuran ana unsur ve birde tali unsurlar vardır. Tali unsurlardaki bir hata ana unsuru kesinlikle tartışılır hale getirmez Yazıda yer alan her konuyu kendi kompartımanında ayrı mütalaa etmek gerekir. Ana unsur konusu tüm açıklığı ve detayları ile ortaya konulabiliyorsa tali unsurlardaki oynamalar sonuç üzerinde etkili olmazlar.
Geçmişte bu zihniyetin isteklerini emir telakki eden THY üst görevlileri o zaman ki tutumlarını izah edebiliyorlar mı (? ) Bunu anlayabilmek imkânsız Bu zihniyet iyice şımarıp bir takım konuları kaşımasa ve de AKP’ den istedikleri 120 Milletvekilli kontenjanı da alabilseydi şimdi ülkenin hali nice olurdu? Fetö kılcal damarlarımıza kadar işlerdi. Allah korudu.
Yöneticinin varlığı kriz sürecindeki uygulamalarıyla görülür. “ Ülke ve şirketin güvenliğine, çıkarına ters düşecek davranışlarla Fetö oluşumunu desteklemek “ işten atılma gerekçesi olarak omuzları çökertecek kadar ağır, taşınması zor bir yük. Tespiti; altın tartarcasına hassas yapmalıydınız. Unutmayın, ayarını bozduğunuz kantar, sizi de yanlış tartar
Tüm duamız “ Türk halkının birlik ve beraberliğinin oluşturulması, insanlar arasındaki ayırımcılığın sonlandırılması ve Türk toplumunun bedelini bir şekilde ödediği “Aldatılma” ve “Kandırılmaların” ağır sonuçlarının farklı bir konuda bir daha yaşatılmaması” için. Dün Milli iradeye sahip çıkan Türk Halkının bu gün ülke yönetiminden bunu bekleme hakkı var
Eski kovboy filmlerinde bu sahneye çok rastlanır. Taş ocağında prangaya vurulmuş mahkûmlar taş kırarken ana görevleri onların firar etmelerini önlemek olan nöbetçiler onların çalışmalarını İzler. Birbiri ile konuşan veya işten kaytaran biri olursa elindeki tüfeğin dipçiği ile mahkûma bir darbe indirir. Onların görevi mahkûmları aralıksız çalıştırmaktır.
Eğer Ülkemizde işsizlik bu boyutta olmasaydı özellikle Güneydoğu’ da gençler muntazam gelir sağladıkları sürekli bir işe sahip olsalardı, terör örgütleri bu denli taraftar toplayabilirler miydi? Ruhsal bozukluklar, sağlıksız tepkiler bir yana, İşsizlik insanları buraya kadar götürüyor işte. Sonunu düşünmeden gidiyor insanlar. İşsizlik işte böyle bir şey.
Bu hafta oturup yazmak içimden gelmedi bir türlü Ne konu geliyor aklıma ne de içimdekileri birbirine bağlayıp klavyede seslendireceğim kelimeler. Bu hafta hepimiz yine kahrolduk.
THY’ dan bir kuş uçtu, sonsuzluğa gitti. Engin Güvercin. Bir dost ifadesi ile tertemiz kimseye zararı olmayan işine âşık güzel bir insandı. Bu konuda haber için yazılan yorumlarda en çok dikkatimi çeken cümle ise “ Kendimiz direk şikâyet edemiyoruz” Güvercin uçtu gitti beyler. Bu da sizleri kendinize getirmez mi? Şikâyetleriniz her ne ise ,hep içinizde mi kalacak?
Tabii ki şirketlerimizi, Türkiye’mizin genel konumundan soyutlamak mümkün değil. Özellikle çalışanı fazla olan ve devlet ağırlığının hissedildiği şirketlerde bu oluşum haliyle daha fazla hissediliyor. Özelleştirme aşamasında Hükümet İktisadi Teşekkülüne ( HİT ) dönüştürülen, Türk Hava Yolları bu tür oluşumları bünyesinde barındıran en çarpıcı örnek.
Alışamadım gitti. Sallabaşını al maaşını ilkesini benimseyenlere, binlerce kişinin işinden edilmesine sessiz kalanlara, üst yönetimce işaret edilen çalışanlara “ performansı yeterli değil “ diye kulp takıp şirketten atılmalarına destek verenlere, insanları bizden, bizden değil diye ayrıştırıp haklarını gasp edenlere yönetici demek gelmiyor içimden.
Hepimiz yaşamımızın bir kesitinde başarısız olmuşuzdur. Seneler sonra bile halen hatırlar o dönemde içimizde hissettiğimiz yıkıntıyı yeniden yaşarız. Evet, birçok başarılı insanın nerelerden nasıl geçip bulunduğu en tepe noktaya nasıl ulaştığını bilmenin aynı endişe ile kabuğuna çekilmiş olan insanları yüreklendireceğini düşünürüm. Sizce de doğru mu?
Kontrolsüzlüğün en ideal uygulamaları bile raydan çıkarttığı malum. Ülkemizde, denetim ve kontrol mekanizmasının ne denli sistemsiz / bozuk çalıştığını veya çok hayati konularda bile hiç çalışmadığını değişik vesilelerle gördük, üzüldük ve kahrolduk. Korkarım ki, bu kanunun işçiyi koruyan hükümlerini saf dışı bırakacak uygulamalara tevessül edilmesin.
Ekonomiyi etkileyecek bir krizin vukuu halinde şirketler naçar tensikata yönelir. Bu gün THY’ de 2003’ den önce işe başlamış kimse yok gibi. İşe girme dönemi torpilinin bu gün için geçerliliği baz alınarak yeni bir çalışan listesi oluşturmak şart. Yoksa hiç uğraşmadan 2003’ün eskilerini tekrar THY’ da işe alıp bir daha mı atsak şirketten. Tensikat sayılır mı bu?
Suriyeli mülteciler başka bir ülkeye sığınmış olmanın ve aylık “0”gelirin perişanlığını yaşarken şimdi verilen çalışma izni ile akşam iş dönüşü eve, ailesine bir şeyler götürebilme şansını yakaladılar. O, işin kıymetini daha iyi bilecekleri mutlak. Ülkemizde şimdiye kadar iş aslanın ağzındaydı. Bu gün ise bizim işi aslanın midesinden çıkartıp almamız gerek
Bir yöneticinin, terfiine, maaş artımına, işte devamlılığına karar veremediği bir çalışanın üzerindeki etkisi ne kadar olur ki? Yöneticilerin saygınlıkları ile ilgili sorun da bu. Bizde de Şövalyeler var. Saldırmak, korunmak için mızraklı ve kalkanlılar. Mızraklar “ patron” marka teknolojinin son ürünü. Uzaktan kumandalılar. Kumanda merkezi ise tepelerde.
Ne keser dönsün ne sap desem birileri “ Tüm yaptıkları yanlarına mı kalsın, ya bizim yaşadıklarımız?“ diye bana saldıracak. Peki, yarın keser de, sapta dönsün. Keserin ve sapın dönmesi siz etkin olunca duracak mı? Bu defada çemberin dışında kalanlar keserin ve sapının dönmesini isteyecekler. Ve bu böyle sürüp gidecek. Yaşamlar boyu düşmanlıkla, kin ve nefretle...
Bir sohbette; THY’ nin son dönem yöneticileri siyasetle THY’nı bu kadar iç içe sokmasalardı ve şirketin insanlarını ayrıştırmadan onlara aynı uzaklıkta durmayı becerebilselerdi elde edilen bazı operasyonel sonuçlarla THY Gn. Müdürlük bahçesine heykelleri dikilir ve bende açılış törenine gider onları alkışlardım dedim. Bir dayak yemediğim kaldı.
Sn. Cem Kozlu ve Sn. Yusuf Bolayırlı. 2002 yılının başında Türk Hava Yolları ile ilişkimi kesmiş olmanızdan ötürü sizlere müteşekkirim. Şirketten atılmam gecikmiş olsaydı, bende bu keşmekeşin içerisine haliyle girecek ve yuvadan bu yöneticiler tarafından dışlanacaktım. Bunu hazmetmek ise çok daha zor olurdu. Hakikaten her işte bir hayır varmış. Saygılarımla
THY NEDEN BU DURUMDA? 2006’ da THY binası böyle projelendirildi ve inşaat ona uygun yapıldı. Tepe yöneticilerin siyasi otoriteyi temsil eden partinin genel başkanından daha fazla partili oldukları görünümü verebilme gayretlerine bazı yöneticilerin görevde süreklilik adına tepelere sorgusuz biat etmeleri de eklenince THY yönetimsel açıdan işte bu hale geldi
Şirketten atılmasına karar verilen emektarı işsizlik girdabına iterken,” Seninle öyle veya böyle yollarımızı ayıracağız. Bizim seni atmamızı beklemeyip, toz, toprak kaldırmadan istifa edersen tüm personele ve ailesine yaşamı süresince verilen ücretsiz bilet hakkını kullanabilirsin. Biz seni atarsak bu hakkın uçar ve kaçar” demek şantaj değil de nedir?
Çamurlu suyun elle temizlemesi mümkün değil. Ancak, bir müddet kabında sabit ve hareketsiz kalınca çamuru dibe çökecek ve su berraklaşacaktır. Eğer şu an yapacak bir şey yoksa sabırla bu durgunlaşmayı beklemek gerek. Evet; gün gelir çok şey düzelir. Yeter ki bu gün şikâyetçi olanlar yarın aynı davranışlarda kendileri bulunup suyu yeniden bulandırmasınlar.
Çok konuda aynıyız ama örneğin; siyasi düşünce farkının bu denli abartıldığı, fertlerin bu konudaki karşıtlarına karşı bu kadar yaralayıcı ve düşmanca davrandığı bir ülke daha var mıdır acaba? Kaldı ki, bu çirkinliğin iş hayatına da aynı koyu gri tonda yansıması ve yöneticilerin de buna alet olmaları yaşamın bu önemli kesitini de fazlası ile karanlıklaştırıyor.
Teknisyenlik; THY ve ilgili kuruluşların el ele vererek taşeronlaştırmak sureti ile oto sanayi seviyesine indirgemeğe çalıştıkları, bazı kuruluşların lisans konusunu istismar ederek, işe gönül verenler üzerinden ticaret yapmaya çalıştığı, uçak ve parçalarının her türlü bakım ve onarımını yapan, ağır sorumluluğu yanında hata payı olmayan bir meslektir.
Planlama aşamasında öngörülmeyen konular için uygulama sürecinde çözüm üretmenin sakıncalarını yaşamak günümüzün işletme mantığı ile bağdaşmıyor. Hele menfilikler ilk önce dikkat edilmesi gereken konular ise. Örnek: THY başta olmak üzere Sivil Havacılığımızdaki yabancı pilot uygulaması. Bu istihdamın en önemli hatalarının düzeltildiğini görmek güzel.